3 Aralık 2014 Çarşamba

ÖLÜMDEN SONRA DİRİLMEK HAKTIR



وَنُفِخَ فِى الصُّورِ فَصَعِقَ مَنْ فِى السَّمٰوَاتِ وَمَنْ فِى الْاَرْضِ اِلَّا مَنْ شَاءَ اللّٰهُ ثُمَّ نُفِخَ فٖيهِ اُخْرٰى فَاِذَا هُمْ قِيَامٌ يَنْظُرُونَ
"Ve sur üflenmiştir de göklerde kim var, yerde kim varsa çarpılıp yıkılmıştır (ölmüştür). Ancak Allâh'ın dilediği müstesna. Sonra Sur'a bir daha üflenmiştir, bu kere de hep onlar kalkmış, bakıyorlar." 
(Zümer sûresi, âyet 68)
Hicrî: 10 Safer   1435   Fazilet Takvimi

ÖLÜMDEN SONRA DİRİLMEK HAKTIR


Kıyamet koptuktan bir müddet sonra Allâhu Teâlâ'nın emri ile İsrâfil aleyhisselam ismindeki melek sûr'a ikinci defa üfleyecek, bütün insanlar yeniden hayat bularak kabirlerinden kalkacak, mahşer meydanında toplanacaklardır.
Bir insanın bedeni yüz binlerce parçaya ayrılsa, her tarafa savrulsa, çürüyüp büsbütün mahvolsa yine Hak Tealâ bunları dilediği zaman kudreti ile bir araya toplar, yeniden diriltir.
İnsanların böyle -ruhların cesetlerine yeniden girerek- yeniden hayat bulmalarına "haşr-i ecsad" denir.
İnsan ölünce ruhu muvakkaten başka bir âleme gider, orada ameline göre ya rahat yaşar veya azap görür. O âleme "Alem-i berzah" denir ki, dünya ile âhiretten başka bir âlemdir. Hayat ile ölüm arasında uyku âlemi nasılsa dünya ile âhiret arasında berzah âlemi de öyledir.
Ahiret başlayınca her ruh, kendi sahibinin Allâh'ın emri ile teşekkül edecek olan bedenine tekrar girer, onunla birleşir, birlikte mahşere gider.
Mahşerde her mükellef insandan sorulacak suallerin cevabı istenecek, amel defteri kendisine verilecek, dünyadaki amelleri mizana konulacak, mü'minlerin bir kısmı peygamberlerin vesair büyük zatların şefaatlerine nâil olacak, her kişi mecbûren "Sırat" köprüsünden geçecek; insanların bir kısmı sırattan geçerek Cennete girecek, bir kısmı da bundan geçemeyip Cehenneme düşecektir. Cennet, hatır ve hayale gelmeyen maddî, manevî ve ebedî nimetler bulunan, hâlen mevcut ve sekiz tabakaya ayrılmış bir mükâfat âlemidir.
Mü'minler, Cennette pek büyük nimetlere ereceklerdir. Bu nimetlerin en büyüğü Allâhü Teâlâ'yı mekândan, zamandan münezzeh ve şanına lâyık olarak vakit vakit görmek şerefine nail olmaktır. Buna
"Rü'yetullah" denir. iman sahipleri bu nimete nail oldukça cennetin sair bütün nimetlerini unutacaklardır.
Cehennem, bütün kâfirler ile bazı günahkâr mü'minler için yaradılmış, yedi derekeye (aşağı tabakaya) bölünmüş bir azap kaynağıdır. Burada kâfirler ebedî surette kalarak azap olunacaklardır. Günahkâr mü'minler ise bir müddet azap gördükten sonra affolunarak cennete konulacaklardır.
Hicrî: 10 Safer   1435   Fazilet Takvimi


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder