5 Aralık 2015 Cumartesi

RUHLARIN YOLCULUĞU



اَسْتَعِيذُ بِاللهِ : وَلَنْ تَرْضَى عَنْكَ الْيَهُودُ وَلَا النَّصَارَى حَتَّى تَتَّبِعَ مِلَّتَهُمْ... الآية. (سورة البقرة, 120)‏
الله تعالى بويوردى :  " سن دنلرينه تابع اولمادقجه يهوديلرده حرستيانلرده سندن آصله راضى اولمازلر ."
Allâhü Teâlâ buyurdu: “Sen dinlerine tâbi olmadıkça Yahûdîler de Hıristiyanlar da senden aslâ râzı olmazlar...” 
(Bakara Sûresi, âyet 120)
Hicrî: 23 Safer  1437  Fazilet Takvimi 

RUHLARIN YOLCULUĞU


Ruhların âlem-i ervâhdan; ruhlar âleminden bu dünyaya gelmesi ve buradan âlem-i ervâha gitmesi Allâhü Teâlânın bir emridir. Ruhların bu ilâhî emre nasıl uyduklarının temsili şöyledir:
Bu dünya ucu bucağı olmayan bir büyük sahrâ. İçinde bir takım minberler, kürsîler, sandalyeler, vesâire var. Bu dünyaya gelen ruhlar, mertebesine göre birer yere oturmaktadır.
O sahrânın şöyle önüne doğru ortasından bir kapısı var. O orta kapıdan ruhlar aralıksız sahraya giriyor, yani bu dünyaya geliyorlar. O sahrânın biri sağda ve biri solda iki kapısı daha var, oradan çıkıyorlar.
Bütün ruhlar bir kapıdan giriyor; çıkarken sa’îd; cennetlik olanlar sağ kapıdan ve şakî; cehennemlik olanlar sol kapıdan çıkıyor. Lâkin hepsi sıcak hamamdan çıkar gibi kızarmış, morarmış ter içinde; amân bayıldım üf diyerek, terini silerek çıkıyorlar. Bazısı da hemen gittiği ile geldiği bir oluyormuş ki doğduğu gibi ölen çocuklardır. Diğer ruhlar onlara:
“Nasıl olup da siz böyle çabuk geldiniz” deyince,
“Orta kapıdan girdiğimiz gibi baktık ki ilerisi gâyet sıkıntılı bir yer. Hemen sağımıza dönüverdiğimiz gibi bu kapıdan içeri girdik, elhamdülillâh. Hiçbir zahmet meşakkat görmedik” derlermiş. Diğer ruhlar:
“Biz -kimi beş saat ve kimi altı saat, en çok duranı on iki sâat- durduk, ammâ biz biliriz çektiğimizi. Sen ucuz kurtulmuşsun” derlermiş. On iki sâat durdum diyen rûh bu dünyada yüz yirmi yıl yaşayan adamdır.
Bu dersden hisse: Bu dünyânın faniliğini bilip üç beş sâatlik dünyâ için mübârek gönülleri ve azîz ömürleri sırf dünyâ endişesiyle hebâ etmemelidir. Gerçi sağ olana dirlik ve maîşet (geçimlik) lâzım; ammâ bütün ömrünü dünyâya bağlamağa müsâade verilmemiştir. Cenâb-ı Hakk cümlemizi âgâh eyleye, âmîn. (Miftahu’l-Kulûb)
Hicrî: 23 Safer  1437  Fazilet Takvimi 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder