12 Ağustos 2016 Cuma

EHL-İ SÜNNET MEZHEBİ’NDE KERÂMET HAKTIR



قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: ثَلَاثَةٌ لَا تَرَى أَعْيُنُهُمُ النَّارَ: عَيْنٌ حَرَسَتْ فِي سَبِيلِ اللهِ وَعَيْنٌ بَكَتْ مِنْ خَشْيَةِ اللهِ وَعَيْنٌ كَفَتْ عَنْ مَحَارِمِ اللهِ. (طب)
بيغمبر أفندمز صلى الله عليه وسلم بيوردلر ."    اؤج كشنيك كوزو جهنم عتشنى كورمز ( اوج كشى جهنمه كرمز ) :  الله تعالى يولنده نوبت طوطان كوز ، الله قورقوسوندان آغلايان كوز و اللهيك حرام قلدقلرندان صاقنان كوز ."
Üç kişinin gözü cehennem ateşini görmez (Üç kişi cehenneme girmez): Allâhü Teâlâ yolunda nöbet tutan göz, Allah korkusundan ağlayan göz ve Allah’ın haram kıldıklarından sakınan göz.” 
(Hadîs-i Şerîf, Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr)
Hicrî:   10  ٌŞevval   1437  Fazilet Takvimi 

EHL-İ SÜNNET MEZHEBİ’NDE KERÂMET HAKTIR


Allâhü Teâlâ’ya tâat ve ibâdete devam eden, günahlardan kaçınan, mümkün olduğu kadar Allâhü Teâlâ’yı ve sıfatlarını bilen kişiye ‘veli’ denir.
-Peygamberlik iddiâ etmeksizin- hârikulâde olan bir husûsun peygamberin ümmeti olan velî zâttan meydana gelmesine ‘kerâmet’ denir.
Eğer hârikulâde şey îmân, sâlih amel ve ihlâs sâhibi olmayanda görülürse ona istidrâc denir.
Hârikulâde peygamberden zuhur ederse mucizedir.
Evliyanın kerâmeti haktır. Az bir müddet içinde uzak mesafeleri kat’etmek, ihtiyaç halinde yiyecek-içeceğe dair şeyler bulunması, su üzerinde yürümek, havada uçmak, cemâdât (cansız şeyler) ve hayvanlar ile konuşmak gibi hârikulâde şeyler keramettir.
Evliyanın kerâmeti ümmetinden olduğu peygamber-i zî-şânın mucizesidir. Hâlbuki bir kimse hakikaten dindar olmadıkça veli olamaz. Hakikaten dindarlık ise Resûlüllah’ın (s.a.v.) emirlerine yapışmak, nehiylerinden kaçınmak, peygamberliğini dili ile ikrar ve kalbi ile tasdik etmektir.
Evliyânın kerâmeti haktır, inkâr edilmez. Zirâ; Kur’ân-ı Kerîm’de haber verilmiş, Sahâbe-i Kirâm’ın bir çoğundan tevâtür yoluyla (inkârı mümkün olmayacak sûrette) görülmüş ve rivayet edilmiştir.
Hazret-i Meryem ve Hazret-i Süleyman aleyhisselamın veziri Âsaf bin Berhayâ’dan kerametin zuhuru Kur’ân-ı Mübîn âyeti ile sâbittir.
Hazret-i Câfer-i Tayyâr radıyallâhü anhın ve diğer birçok evliyanın havada uçmaları, Selman-ı Fârisî ve Ebu’d-Derdâ radıyallâhü anhümânın önlerinde bir çanağın tesbihini işitmeleri, Hazret-i Hâlid bin Velid’in (r.a.) zehir içip de ondan asla zarar görmemesi, Ashâb-ı Kehf’in köpeğinin Ashâb-ı Kehf’e söz söylemesi ve birçok evliyanın su üzerinde yürüdükleri sahih olarak rivayet edilmiştir.
(Şerh-i Akaid)
Hicrî:   10  ٌŞevval   1437  Fazilet Takvimi 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder